Lenfödem rehabilitasyonunda manuel terapi dışında hangi yöntemler var? Lenfödem tedavisinde manuel lenf drenajı önemli bir temel oluştursa da, günümüzde fizik tedavi alanında bu yöntemi destekleyen pek çok yenilikçi uygulama kullanılıyor. Konya’da lenfödemli hastalara yönelik bütüncül yaklaşımıyla öne çıkan Konya rehabilitasyon merkezleri uzmanlarından Dr. Muhammed Şahin, bu hastalığın yalnızca sıvı birikimiyle değil, hareket kaybı, ağrı, cilt…
Lenfödem rehabilitasyonunda manuel terapi dışında hangi yöntemler var?
Lenfödem tedavisinde manuel lenf drenajı önemli bir temel oluştursa da, günümüzde fizik tedavi alanında bu yöntemi destekleyen pek çok yenilikçi uygulama kullanılıyor. Konya’da lenfödemli hastalara yönelik bütüncül yaklaşımıyla öne çıkan Konya rehabilitasyon merkezleri uzmanlarından Dr. Muhammed Şahin, bu hastalığın yalnızca sıvı birikimiyle değil, hareket kaybı, ağrı, cilt sorunları ve yaşam kalitesinde düşüşle de mücadele etmeyi gerektirdiğini belirtiyor. “Manuel terapi başlangıçtır ama tek başına yeterli değildir. Lenfödem, çok yönlü yaklaşımla kontrol altına alınabilir” diyor. Konya fizik tedavi merkezlerinde hastanın ihtiyaçlarına göre şekillendirilen programlar sayesinde ödemin gerilemesi ve fonksiyonun korunması mümkün hale geliyor.
KOMPRESYON BANDALAJI VE GİYSİLERLE ÖDEMİN GERİ DÖNMESİ ENGELLENİYOR
Manuel terapiyle hareket ettirilen lenf sıvısının yeniden dokuda birikmesini engellemek için çok katmanlı kompresyon bandajları ve özel basınçlı giysiler kullanılıyor. Konya rehabilitasyon merkezleri doktorlarından Dr. Şahin, bu yöntemin özellikle rehabilitasyonun ilk evresinde uygulandığını belirtiyor. “Lenf sıvısını hareket ettirdikten sonra o alanda kalmasını sağlayamazsak tedavi başa döner. Kompresyon uygulamaları, lenf sıvısının kalbe doğru yönlendirilmesini kolaylaştırır” diyor. Bandajlama, hastanın günlük yaşantısını zorlaştırmayacak şekilde planlanıyor ve ilerleyen dönemlerde hazır medikal çoraplarla destekleniyor. Bu uygulamalar sayesinde ödemin tekrar oluşması büyük ölçüde engelleniyor.
EGZERSİZ TERAPİSİYLE KAS POMPASI AKTİF HALE GETİRİLİYOR
Lenf dolaşımı doğrudan kas hareketleriyle ilişkilidir. Dr. Muhammed Şahin, bu nedenle her lenfödem hastasına uygun düzeyde planlanmış egzersiz programları uyguladıklarını ifade ediyor. “Kaslar hareket ettikçe damarlara baskı yapar, bu da lenf sıvısının ileri doğru akışını sağlar. Özellikle ritmik, hafif dirençli egzersizler bu işlevi destekler” diyor. Konya’daki fizik tedavi merkezlerinde bu egzersizler bandajlı olarak yaptırılıyor ve terapist kontrolünde ilerliyor. Kol ve bacaklardaki hafif, düzenli hareketler sayesinde ödem azalırken hastanın hareket kabiliyeti de korunmuş oluyor. Ayrıca bu egzersizler günlük yaşam becerilerini de geliştirmeye yardımcı oluyor.
PNÖMATİK KOMPRESYON CİHAZLARIYLA DÜZENLİ BASINÇ UYGULANIYOR
Manuel terapinin devamlılığını sağlamak amacıyla Konya’daki bazı merkezlerde pnömatik kompresyon cihazları da kullanılmakta. Bu cihazlar, kola veya bacağa takılan özel manşonlarla bölgesel olarak ayarlanabilir hava basıncı uyguluyor. Dr. Şahin bu yöntemle ilgili olarak, “Özellikle evde manuel terapi imkanı olmayan hastalarda cihaz desteği büyük kolaylık sağlıyor. Ancak cihazlar tek başına değil, mutlaka bir fizik tedavi planının parçası olarak kullanılmalı” diyor. Cihazın uygulanma süresi, basınç değeri ve sıklığı hastanın durumuna göre ayarlanıyor ve düzenli takiple etkisi gözlemleniyor.
DERİN ISI UYGULAMALARIYLA DOKU GEÇİŞLERİ DESTEKLENİYOR
Lenfödemli dokularda zamanla fibrozis ve sertleşme görülebiliyor. Bu nedenle bazı hastalarda ultrason gibi derin ısı uygulamalarıyla doku geçirgenliği artırılarak tedavinin etkinliği yükseltiliyor. Dr. Muhammed Şahin, “Isı, hem dokuyu gevşetir hem de lenf sıvısının daha rahat hareket etmesini sağlar. Ancak bu uygulama dikkatle seçilmeli. Aşırı ısı lenfödemde risklidir” diyerek kontrollü uygulamanın önemini vurguluyor. Yüzeysel sıcak uygulamalar genellikle önerilmezken, terapist denetiminde sınırlı bölgelerde yapılan kontrollü ultrason uygulamaları ödemli alanın esnekliğini artırabiliyor.
CİLT BAKIMI VE EĞİTİM PROGRAMLARI TEDAVİNİN VAZGEÇİLMEZİ
Lenfödem yalnızca sıvı birikimiyle sınırlı kalmaz; ciltte kuruluk, çatlak ve enfeksiyona açık hale gelme gibi ciddi komplikasyonlar doğurabilir. Bu nedenle Dr. Şahin, cilt bakımı eğitiminin her tedavi planının vazgeçilmez parçası olduğunu belirtiyor. “Lenfödemli bölgede cilt savunmasız hale gelir. Bu nedenle nemlendirme, enfeksiyon kontrolü ve travmadan korunma konusunda hem hastayı hem de yakınlarını eğitiyoruz” diyor. Konya fizik tedavi merkezlerinde lenfödem tedavisinin sadece klinik seanslarla sınırlı olmadığını, evde uygulanacak bakım ve koruma protokolleriyle desteklenmesi gerektiğini vurguluyor.
LENFÖDEM TEDAVİSİNDE SÜREKLİLİK VE TAKİP BAŞARIYI GETİRİYOR
Son olarak Dr. Muhammed Şahin, Konya lenfödem rehabilitasyonu tedavisinin kronik bir süreç olduğunu ve tedavinin başarısının süreklilikle yakından ilişkili olduğunu vurguluyor. “Bir iki seansla ödem azalabilir ama bu durum kalıcı hale gelmez. Asıl başarı uzun vadeli takiple, doğru alışkanlıklarla ve düzenli kontrollerle elde edilir” diyor. Konya’daki kliniklerde hastaya özel takip sistemleri kuruluyor, tedavi planları belli aralıklarla gözden geçiriliyor. Eğitimli personel, teknolojiyle desteklenen cihazlar ve hasta motivasyonunu artıran uygulamalar sayesinde lenfödemli hastalar hem ödem kontrolünü sağlıyor hem de aktif ve bağımsız bir yaşam sürdürebiliyor.
Reklam & İşbirliği: [email protected]