Haberler Z

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Teknoloji
  4. »
  5. Geleceğin üretim anlayışını inşa eden hibrit teknolojiler konuşuldu

Geleceğin üretim anlayışını inşa eden hibrit teknolojiler konuşuldu

Haberler Z Haberler Z -
0

Teknoloji devi Mitsubishi Electric, TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası iş birliğiyle düzenlenen webinarlar kapsamında sektör temsilcileriyle bir araya geldi. Geleceği referans alan teknolojik yaklaşımların masaya yatırıldığı webinar dizisinde; şirketin FR-E800 serisi frekans inverterleri, akıllı PLC serisi, M80/M800 serisi CNC kontrol üniteleri, merkezi denetleme kontrol ve veri toplama sistemi MAPS Scada, geleceğin otomasyon ihtiyacını karşılayan J5 Servo Motor serisi ve son olarak yeni nesil üretim hatlarında giderek yaygınlaşan iş birlikçi robotları tanıtıldı.

 

Evden uzaya kadar çok sayıda sektörde ileri teknoloji ürün ve çözümleriyle dikkat çeken Mitsubishi Electric, TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) iş birliği ile düzenlediği 7 ayrı webinarda paydaşlarıyla buluştu. Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri bölüm yöneticileri, geleceğin üretim anlayışını inşa eden teknolojiler hakkında merak edilenleri bu webinar serisinde sektörün değer zincirini oluşturan temsilcilerle paylaştı.

 

Enerjiden tasarruf etmek ve bakım maliyetlerini en aza indirmek için tasarlandı

Şirketin ileri teknolojiyle geliştirdiği yeni nesil sürücü sistemleri ve bu sistemlerin kullanım alanları hakkında bilgi veren Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Bölümü Ürün Yönetimi ve Pazarlama Takımı Inverter ve LVS Ürün Yetkilisi İsa Uzun; “FR-E800 serisi frekans inverterleri, sabit ve değişken çeşitli tork uygulamalarında yıllarca güvenilir şekilde çalışan Mitsubishi Electric’in kanıtlanmış değişken hız kontrol teknolojisi üzerine inşa edildi. Enerjiden tasarruf etmek ve bakım maliyetlerinin en aza indirmek için geliştirilen FR-E800; kalite, performans ve önleyici bakım yeteneklerini tek bir inverterde bir araya getiriyor.  FR-E800; PLC özelliği, frenleme transistoru, metal korozyon sensoru gibi donanımsal özellikleri dahili olarak sağlarken; PM motor sürme, akıllı yük saptama ve yapay zekâ arıza teşhisi gibi özel fonksiyonları da beraberinde sunuyor. Bu seride sahada desteğe ihtiyaç duyulmadan hızlı ve kolay bir şekilde kurulum ve devreye alma mümkün. Çift Ethernet’li portlu modeli, birden çok inverteri Ethernet bağlantısı aracılığıyla birbirine bağlayarak küçük ölçekli bir sistem oluşturabiliyor. Parametre ayarlarını değiştirerek de Ethernet protokolleri arasında kolayca geçiş yapabiliyor. Çeşitli açık ağları ek opsiyon kartlarına ihtiyaç duymadan destekleyen FR-E800 inverterler, uzak bir konumdan arıza analizi de yapabiliyor” şeklinde konuştu.

 

Fabrikalardaki haberleşme ve veri alışverişinde yenilikçi teknolojiler tanıtıldı

Akıllı PLC ve Gömülü Sistemler Webinarı kapsamında şirketin akıllı PLC sistemleri hakkında bilgiler veren Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Ürün Yönetimi ve Pazarlama Takımı PLC Ürün Takım Lideri Merve Sarıhan; “Mitsubishi Electric’in beş ana PLC serisi bulunuyor. PLC ürünlerimiz kompakt ve modüler olmak üzere iki farklı sistemden oluşuyor. Modüler PLC serisi olan iQ-R, Q ve L serisi orta ve büyük ölçekli uygulamalarda kullanılırken, iQ-F ve F serisi adını verdiğimiz kompakt PLC sistemleri küçük ve orta ölçekli makine uygulamalarında tercih ediliyor. PLC sistemlerimiz ve IQ platformumuz ayrıca fabrikalardaki haberleşme ve veri alışverişi için çözümler sunuyor. Fabrikadan elde edilen veriler hem bağlı olduğu sistemlerle hem de diğer modüllerle hızlı bir şekilde haberleşebiliyor. Mitsubishi Electric olarak bu haberleşmeyi 1 Gigabit hızında endüstriyel bir iletişim networkü olan CC-Link IE teknolojisiyle sağlıyoruz ve tüm bu çözümlere e-F@ctory adını veriyoruz. PLC ürünlerimiz de markamızın e-F@ctory yaklaşımının en önemli parçalarından biri olarak konumlanıyor” diye belirtti.

 

Hız ve verimlilikte yüzde 11 artış sağlıyor

Şirketin M80/M800 serisi CNC kontrol üniteleri hakkında bilgiler veren Mitsubishi Electric Mekatronik CNC Departmanı CNC Servis ve Operasyon Destek Takım Müdürü Hakan Gündoğdu; “Yüksek hızlı ve yüksek hassasiyetli işleme için geliştirilen M80 ve M800S serisi; ekranla tümleşik kompakt tasarım, Multi-CPU mimarisi ve Mitsubishi Electric ürünlerine özel işletim sistemi gibi yenilikleri bir araya getiriyor. M800W serisi ise 19 inch dokunmatik ekranı ve dahili Windows işletim sistemi ile çok daha esnek özelleştirme imkânlarının yolunu açıyor. Yüksek kaliteli 5 eksen işleme ve takım ucu ofset kontrolü gibi fonksiyonlara ek olarak yeni geliştirilmiş CPU sayesinde işleme hızı yüzde 11 oranında artarken aynı zamanda DRC kontrol fonksiyonuyla MELFA robotlar makine üzerinden NC eksenleri gibi kontrol edilebiliyor. M80 ve M800 serileri tam olarak misyonumuza uygun; ekonomik, çevreci ve verimli bir sistem olarak öne çıkıyor” dedi.

 

İş gücünden ve zamandan tasarruf sağlayan Scada ile fabrikalarda maksimum verim 

Merkezi denetleme kontrol ve veri toplama sistemi olarak adlandırılan Scada’nın özelliklerine değinen Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Ürün Yönetimi ve Pazarlama Takımı Scada ve HMI Ürün Yetkilisi Burcu Çöpür ise şu açıklamalarda bulundu: “Bu teknoloji; fabrikadaki tüm sistemi tek bir yerden izleme, kontrol etme, analiz etme, arızalara anında müdahale gibi fonksiyonları barındırıyor. Scada sisteminde farklı lisans türleri bulunuyor. Scada’da kullanılan ve herhangi bir PLC haberleşmesinden alınan her veri sayısı, nokta olarak adlandırılıyor. Diğer bir deyişle, PLC’den veya enerji analizöründen okunan her veri, nokta sayısını belirliyor. Nokta sayısı ise üreticinin Scada lisans ürün seçimini belirlemesinde rol oynuyor. MAPS Scada sistemi; işletmenin sıcaklık, hız ve set değerleri gibi analog noktaları varsa ve sadece dijital noktalara ihtiyacı bulunuyorsa hesaplamayı sadece dijital noktalar üzerinden yapmasına imkân tanıyor. Böylece analog noktaları satın almasına gerek kalmayan işletme için maliyet avantajı sağlıyor. MAPS sadece Scada tarafında çözüm sunmayıp üretim takibi, enerji ve performans yönetimi gibi analizler de yapabiliyor. Scada sayesinde firmalar hem personel hem de tüm fabrikanın enerji tüketiminde verimlilik sağlıyor. İş gücü ve zaman açısından tasarruf sağladığı gibi arızaları en aza indirerek anında müdahale etme şansı da sunuyor. Sistem, fabrikanın tüm verilerini belirlenen bir veri tabanında kayıt altına alarak daha sonra analiz edebiliyor” diye belirtti.

 

J5 Servo Motor serisi fabrikaları Sanayi 4.0’a hazırlayacak

J5 servo motor serisinin yenilikçi özellikleriyle geleceğin otomasyon ihtiyacını karşılamaya aday olduğunu söyleyen Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Bölümü Ürün Yönetimi ve Pazarlama Takımı Servo ve Motion Kontrol Ürün Takım Lideri Ali Can Kıbrıslı; “Gün geçtikçe makinelerin ihtiyacı değişiyor ve bilgisayar sistemleri eklenerek daha esnek bir yapıya kavuşuyor. Bu durum ise yakın gelecekte makineler ile fabrika sistemleri arasındaki veri yükünün ve sorgu adedinin artmasına yol açacak. Veri yükünün ve adedinin makine düzeyinde haberleşme işlemlerini etkileme tehlikesi, verilerin öncelik sırasına göre düzenlenmesi ve aynı hattan gönderilebilmesi gereksinimleri dünyada TSN (Time Sensitive Networking- Zaman Duyarlı Ağ) ihtiyacını ortaya çıkarıyor. TSN teknolojisi, Mitsubishi Electric tarafından dünyada ilk kez hareket kontrol sistemlerinin haberleşme ağına entegre edildi. Bu noktada J5 servo motor, TNS teknolojisi ile fabrikalardaki hıza ivme kazandırırken verimlilik ve hatasız üretimde de önemli bir rol üstleniyor. Bu durum ise sistemin çok daha esnek ve Sanayi 4.0’a hazır olmasını sağlıyor. J5 Servo Motor’un diğer farklılıkları arasında Pilsiz Absolute Çalışma özelliği yer alıyor. 26 bit pilsiz mutlak konum enkoder ile donatılan bu teknolojide enkoder kabloları elektromanyetik frenler ve güç tek dokunuşlu kilitleme ile performansı bir üst seviyeye taşıyor. Aynı zamanda 3,5 kHz’lik hız frekans yanıtı ile üretim makinelerinin döngü süresini azaltan endüstri lideri bir servo sürücü olarak ön plana çıkıyor. Normal bir PC üzerinden optimum kontrol ve hızlı ayar imkânı sunan yapay zekâ desteği ve önleyici bakım fonksiyonu ise geleceğin otomasyon ihtiyaçlarını ve beklentilerini karşılamayı başarıyor” dedi.

 

Scara tipi robotlarla giderler azalıyor, kârlılık artıyor

“İleri Robot Teknolojileri” webinarı kapsamında sunum yapan Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Ürün Yönetimi Departmanı Robot Ürün Müdür Yardımcısı Necmi Ömerdedeoğlu; “Yüksek performanslı motorlar ve sürücü kontrol üniteleri, üretim ihtiyacını karşılayarak operasyonel giderlerin azalmasına ve kârlılığın artmasına yardımcı oluyor. Aynı zamanda işletmenin her zaman güvenebileceği çözümleri sağlayarak üretim verimliliğini artırıyor. Güncel üretim felsefi olan Sanayi 4.0, akıllı mühendislik araçlarıyla şirketin üretim ve ilk kurulum maliyetlerini azaltmaya yardımcı oluyor. Sanayi 4.0 felsefesiyle tasarlanan Mitsubishi Electric robotlar, hazır ve standart fonksiyonları sayesinde üretim bandı üzerindeki düzensiz gelen ürünlerin üzerinde işlem yapma olanağı sağlıyor. Örneğin, hareket halindeki bir ıslak mendil paketinin kapağının yapıştırılması veya bir sıvı şişesinin kapağının takılması işlemlerinde kullanıldığı gibi, düzensiz olarak üretim bandına gelen ürünlerin taşınması, düzeltilmesi ve montaj işleri konvektörü durdurmadan takip edilerek yapılabiliyor. 6 eksen robotlar ise 0,32 saniyelik döngü süreleri sayesinde verimliliklerini artırarak çok yüksek hızlı sistemlerde ve makine besleme uygulamalarında kullanabiliyor” dedi.

 

Ömerdedeoğlu; “Makine yükleme-boşaltma uygulamalarını kolaylaştıran özellikler arasında yer alan esneme fonksiyonu ile robot kolu, bir çeşit yay görevi görerek kuvvete göre esniyor ve istenilen yönlerde veya eksenlerde aktif edilebiliyor. Sensörsüz çarpışma kontrolü sayesinde robotlar, manuel ya da otomatik olarak herhangi bir teması tespit edebiliyor. Kalite kontrol uygulamaları sayesinde kamerayla birçok noktadan görüntü almak, sabit bir kuvvetle baskı kontrolü sağlamak ve periyodik tekrarlanan test süreçlerini tespit etmek de kolaylaşıyor. 6 eksen ve Scara robotları kompakt montaj özelliğiyle küçük alanda yüksek taşıma kapasitesi sunuyor” sözleriyle bu teknolojilerin özelliklerini anlattı.

 

Çalışma zamanı maksimize, durma zamanı minimize oluyor

Yeni nesil robotlu üretim hatlarında öne çıkan teknolojilerinin özelliklerine değinen Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Ürün Yönetimi Departmanı Robot Destek Takım Lideri Erol Tetik; “MELFA SAFEPLUS, tüm Mitsubishi Electric robotlarının en son güvenlik gereksinimlerini karşılayacak şekilde üretilmesini sağlıyor. Bu noktada Mitsubishi Electric’in güvenilirlikteki lider konumu, çalışma zamanını maksimize etmesinden ve durma zamanını minimize etmesinden geliyor. Uzun ömürlü dişli ve tahrik kayışı sistemlerine sahip uzun süre bakım gerektirmeyen bu robotlar, 25 bin saate kadar bakıma ihtiyaç duymuyor. Geleneksel endüstriyel robotların performansını artırmak ana hedeflerden biri olduğu için çok hızlı ve hassas pozisyonlama özellikleriyle performansı maksimuma taşıyor. Ayrıca, iş güvenliği için kapalı alanda güvenlik ekipmanlarıyla kullanılabiliyor. Bir diğer robot grubu olan yeni nesil iş birlikçi robotlar, insanlarla beraber çalışabiliyor. Öncelik kriter güvenlik olduğu için kolay kullanım ve programlamayla birlikte yavaş hareket edebiliyor. Tüm bu özellikleri bir araya getiren Mitsubishi Electric robotlarının dili; pozisyon değişkenleri, sayısal değişkenler ve karakter değişkenleriyle oluşturuluyor. Bu değişkenler; pozisyon tanımlamak, program şartları yazmak, dışarıdan veri almak, dışarıya veri göndermek, reçete seçenekleri veya hız bilgisi vermek için kullanılıyor” diye konuştu.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir