Son dönemde adı sıkça duyulan ‘Mu’ varyantı, Türkiye’de de tespit edildi. ‘Mu’ varyantıyla ilgili merak edilenleri Hürriyet’ten Meltem Özgenç, Ankara Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Balık’a sordu…
Mu mutantının en önemli özelliği aşıların etkisini daha da azaltan bir mutasyon yapmış olması. Ama bu şaşırtıcı değil. Önemli olan bunların çok güçlü, hızlı yayılan, atletik mutasyonlar olup olmaması ve Delta varyantının yerine geçebilme gücünün bulunup bulunmaması. DSÖ tüm mutasyonları yakın takibe alıyor. Şu anki veriler Mu dahil çıkan mutasyonların, Delta’nın yerini alacak kadar güçlü olmadığı yönünde.
Mu mutantının belirtileri, diğer varyantlarda olduğu gibi ateş yüksekliği, öksürük nöbetleri ve koku-tat almada değişiklikler şeklinde.
Diğer varyantlardan farklı bir belirti şimdiye kadar göstermedi. Mu’dan korunma da diğer varyantlardan korunma ile aynı… En önemlisi de maske, mesafe ve hijyen kurallarına uymak. Bu üç kuralı yerine getirirsek sorun yaşamayacağımızı düşünüyorum.
Mu varyantı hızlı bulaşan ama daha ağır seyredip seyretmediği, öldürücü olup olmadığı tam olarak bilinmeyen bir mutant. Bu varyantın yayılma ihtimali, dünyaya hâkim olma ihtimali öngörülürse o takdirde aşılar hızlı biçimde etkili olacak şekilde 2-3 ay içinde değiştirilecektir. Bu nedenle Mu’dan korkmayalım.
MU varyantı ilk olarak Ocak 2021’de Kolombiya’da tespit edildi ve DSÖ’ye göre ülkedeki vakaların yaklaşık yüzde 40’ını oluşturuyor.
DSÖ, mutasyonun şimdiye kadar en az 40 ülkede tespit edildiğini ancak dünyadaki tüm vakaların yüzde 0.1’inden azını oluşturduğunu ilan etti. Bazı Avrupa ülkeleri ile ABD ve Hong Kong’da da vakalar bildirildi.
