Haberler Z

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. 9. ENGELSİZ FİLMLER FESTİVALİ’NDE SONA YAKLAŞILIYOR

9. ENGELSİZ FİLMLER FESTİVALİ’NDE SONA YAKLAŞILIYOR

Haberler Z Haberler Z -
0

Bu yıl dokuzuncu kez düzenlenen Engelsiz Filmler Festivali, çevrim içi gösterimleri ve söyleşileriyle sinemaseverlerle buluşmaya devam ediyor.

Programındaki yenilikleriyle sinemaseverleri dokuzuncu kez ağırlayan Engelsiz Filmler Festivali’de bu yıl da film ekipleriyle söyleşiler gerçekleştirildi. Programda yer alan Ulusal Uzun Film Yarışmasın’daki finalist filmlerin yönetmenleriyle yapılan söyleşiler ise ilk gününden itibaren Festival’in YouTube kanalında yayınlandı. 

Sinemaseverlerin Festival’in YouTube kanalından takip ettiği söyleşilerinden biri “Ulusal Uzun Film Yarışması”nda yer alan, dünya prömiyerini 77. Venedik Film Festivali’nde yapan ve eleştirmenlerin büyük ödülüne layık görülen, 58. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde de En İyi Film, En İyi Yönetmen olmak üzere beş farklı ödül alan “Hayaletler” filminin yönetmeni Deniz Okyay söyleşisiydi. Sözlerine; “Biz kendi jenerasyonumuzu yazmak, sanatçı olarak yeni kuramlar ortaya koymak zorundayız” diye başlayan Okyay, “Projeyi oturtmak ve mimari ve sanatsal iskeleti oturtmak altı senemi aldı” diye ekledi.  İstanbul’un bir mahallesinde bir elektrik kesintisi ile başlayan kaosu merkeze alındığı ve dört farklı karakterin hikayesini anlatıldığı film için Okyay, hem bir antropolog hem bir sanatçı olarak çok hızlı değişen Türkiye’de, bu değişim dışında “bu insanlar ne yapıyor, nasıl değişiyorlar, nereye evrildiklerini göstermek için bir bina inşa ettiğini dile getirdi.

Festival’de gerçekleşen diğer bir söyleşi ise yine “Ulusal Uzun Film Yarışma”da yer alan ve Ankara Film Festivali, Boğaziçi Film Festivali, Adana Altın Koza Film Festivali gibi festivallerden ödüllerle dönen “Uzun Zaman Önce ” filminin yönetmeni Cihan Sağlam ile olan söyleşiydi.

Sözlerine; “Uzun Zaman Önce” filmi benim tiyatro sonrasında, yalnız kaldığım ve hayata dair ne yapacağımı ne edeceğimi bilmediğim bir sürü soruların benim kafamda şekillenmeye başladığı ve kendi içime döndüğüm karanlık bir dönemimde ortaya çıktı” diye başlayan yönetmen, filmin büyük bir şehirin kenar mahallesinde geçtiğini ifade etti. Sağlam ayrıca hikâyeyi görsel ve estetik sebepler ve kaygılar dolayısıyla, gizemli, kendine ait bir kasaba ve evrene taşımak istediğini de ifade etti.

Söyleşinin diğer bir konuğu da Ulsal Uzun Metraj Film Kısa Film Yarışması finalistlerinden dünya prömiyerini Rotterdam Film Festivali’nde yapan “Cemil Şov” filminin yönetmeni Barış Sarhan’dı. Moderatörün sorularını cevaplayan Sarhan, filmin oluşma hikayesinden bahsetti. Hikâyeyi yaptığı mesleğin, kendisi üzerinde yarattığı ruh hali nedeniyle yarattığını dile getiren Sarhan, filmdeki karakterin ezildiği için, vitrine çıkmanın bir yolu olarak kötü karakter olmayı seçtiğini, dile getirdi.

Son olarak, birçok ulusal ve uluslararası festivallerde gösterilen, Torino Underground Film Festivalinde, “En İyi Film” ve “En İyi Kurgu” ödülü Adana Altın Koza Film festivali En İyi Erkek Oyuncu ve 7. Balkan Film Festivali’nde En İyi Oyuncu ve En İyi Film ödülleri alan “Ceviz Ağacı”nın yönetmeni Faysal Soysal’ın katıldığı söyleşide Soysal, filmde Latin Amerika edebiyatının etkisinde kalarak bütünüyle Türkiye coğrafyasının meselelerini hem sosyolojik hem politik hem de sanatla ve sinemayla ilgili kaygılarının da toplandığı bir karakter yarattığını dile getirdi.

O ağacın bir metaforu olduğunu, bazı şeyleri imgelediğini ve filmdeki karakterin ağacı yeşertmeye çalışırken aslında kendisini bir anlamda sulamak istediğini ifade eden Soysal, baba karakterinin aslında Hayati’nin kaderini de kendisine bağladığından bahsetti.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir